30 Nisan 2009 Perşembe

...

tenine değsem tutamam kendimi ölürüm
dudakların dokunsa dudaklarıma
çekilmiş kanımın soğukluğundan üşürsün
seni seviyorum demeye yetmez kalbim
nefesim kesilir susarım gücenirsin
sen ölümümsün
kalarak yavaş yavaş
giderek bir anda beni öldürebilirsin
ama sen,
bu hayatta beni öldüren herşeyin en güzelisin...

28 Nisan 2009 Salı

...

gitme vakti
yarım inancımda gizlenen saklı maviliğe
son nefesin ciğerlerime misafirliğiyle
sessiz, sedasız, törensiz gitmeli
bedenim ham maddesine.

yaşamın bedelini ödedi bu yürek
mutluluk peşinde çırpınarak
başkalarının hatalarıyla mahkum
başkalarının ölümleriyle mahsun
yorgun, cesur
hatalarla dolu onuruyla
başkalarının korkularının karanlığına
kapatıp gözlerini
nabzın geri sayımında yok olmalı
hiç var olmamış gibi.

aşkı unutmaya çalışıp
hissizleşerek avutmama izin vermeden kendimi
vurun beni
yalnız başına kaldıramayacak kadar büyük bu sevgi
git diyorsa düşleri, gerçekleri
çırılçıplak, soğuk yalnızlığa bu ağır yükle dönmektense
kaybedilişi başlangıcında saklı bu savaşta
vurun beni
bacağı kırılmış mazlum bir at gibi.

aşkın gölgesinde ölümü düşlerken insan
hayat ve ön yargılar
ne kadar anlamsız ve kırılgan
sıcak kurşunun şakağa dokunduğu an
bir çığlık kopacak derinden
"durun!
vazgeçtiklerimizi yapmak aslında çok kolay..."
ama barut tozunun önü sıra koşan ölüm körkütük sağır
geçip gidecek en saf düşleri yakarak, durmadan...

25 Nisan 2009 Cumartesi

...

bir yumruk var midemde
beynimde binbir soru
gönlüm razı gelmez
seni bir ömür mutsuzluğa terk etmeye

ellerim bağlı,
göz kapaklarım yok,
içimde bir yer kanıyor
yokluğunun bilinmezliğinde,

senin kokuna büründü dünya,
ellerin olmadan eksik ellerim,
göz kapaklarıma çizildi gözlerin,
düşlerim senden ibaret
gülüşlerim, küsüşlerim.
yalnızlığın en ıssız halindeyim
özledim çok
çaresizim...

15 Nisan 2009 Çarşamba

...

sakin bir kumsalda
sessizce fısıldananları taşıyan
ılık rüzgar gibi
dokunuyor tenin tenime
öpmek yetmiyor
yutmak istiyorum dudaklarını
bulanıklaşıyor hayat
derin, masum gözlerinde

son hız geliyorum sana doğru
çıkmaz bir sokak olduğunu bile bile
duvarın ardını düşlüyorum
çarpışmanın öncesinde
korkudan kapanan gözlerimle...

...

bir nefes kadar aşk
ne eksik ne fazla
yağmur damlasının hayatı gibi
gökyüzünden betona
hızlı ve kısa...